Kedimden Öğrendiğim 5 Sessiz Terk Ediliş Biçimi

kedilerden öğreneceğimiz ne çok şey var!

1. Yatağa Gelip Sırtını Dönmesi

Geldi, yanımda yattı, “ne güzel birlikte uyuyacağız” dedim.Ama sırtını dönüp kuyruğunu yüzüme koyarak bana mesajını verdi: “Sana yakın ama seninle değilim.”

2. Miyavlayıp Kaçması

Mutfağa giderken “miyaaav” diye seslendi. Koştum .O? Koridorun köşesinden bakıyor. Gitmemle kaybolmam bir oldu.Terk etti, ama bana özendi.

3. Sevgisini Sadece Başka Odaya Taşıması

Kucakta mırıl mırılken birden zıplayıp gidiyor.Balkonda başka bir rüzgâr varmış. Oraya taşındı. Ben mi? Sadece geçici bir dinlenme koltuğuymuşum.

4. Üstüme Çıkıp Uyuyup Sabah Gitmesi

Gece üstümde mışıl mışıl yattı. Isındım, huzur buldum. Sabah bir uyandım, yastığımda sadece tüy var. Kalan ben oldum.

5. Kum Kabına Girince Unuttuğu Kişi Olmam

Kedi dünyasında kum kabı “bağımsızlık bildirgesi” gibi. Oraya girince yalnız kalmak istiyor. Kapıya kadar gidip “beni özleyeceksen şimdi özle” bakışı atıyor.

Ve sonra... geri dönmüyor. Sanki ben yokmuşum gibi.

🐾 Sonuç:

Kedim beni terk etmiyor.Beni nazikçe bırakıyor.Sessizce.Ama gururluca. Ve ben, terk edildikçe daha çok seviyorum.Kediyle yaşamak tam da bu:“Yanı başında ama duygusal olarak başka yerde bir varlıkla” yaşamak.